| TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| çalışarak geliştirilmiş: | practised | |
| çalışarak kurtulmak: | work off | |
| çalışarak ödemek: | work out | |
| çalışarak öğrenilmeyen: | unlearned, unlearnt | |
| çalışarak öğrenme: | on the job training | |
| çalışarak başarıya ulaşmak: | [fiil] to get out of the ruck | |
| çalışarak elde edilen gelir: | earned income | |
| çalışarak (mesleğinde) ilerlemek: | [fiil] to work one's day up |
[ son aranan 10 kelime: very fast | windows are double glazed | kurban etme | deniz manzaralı oda var mı | to thwart sb's schemes | e layer | to admit sb's evidence | vefalı | uşak ruhlu | çalışarak ]