TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
araya: | between, 'tween, betwixt | |
araya girerek ödeme (bir poliçenin kendisine borçlu olarak başvurulması mümkün olan kimseler dışında bir başkası tarafından ödenmesi: | payment by intervention | |
araya girerek ödeme: | payment by intervention | |
araya giren: | intercalary | |
araya giren sayfalar: | [isim] intervening pages | |
araya girmek: | intervene, mediate, go between, put in a word, put in, punctuate, come between, intercede, interfere, interpose | |
araya adam koyup işe girmek: | get a job by push | |
araya ekleme: | intercalation | |
araya eklemek: | intercalate | |
araya eklemek: | insert | |
araya ilave etmek: | [fiil] to intercalate |