TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
as a general rule: | genellikle | |
as a joke: | şaka olarak | |
as a whole: | tümü, tümüyle | |
as a keepsake: | hatıra olarak | |
as a last resort: | son çare olarak | |
as a loan: | ödünç | |
as a matter of fact: | doğrusu, gerçek şu ki, zaten, işin doğrusu | |
as a result of ...: | ... sonucunda, neticesinde | |
as a luck would have it: | şansıma | |
as a result: | sonuç olarak |