| TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| belirtilen: | declared |
| belirtilen temettüyü alabilmek için bir kişinin şirketin sermaye defterine kayıt olması gereken tarih: | record date |
| belirtilen bir şeyin tereyağına benzer ezmesi: | butter |
| belirtilen süre içinde: | [zarf] within the specified timeframe |
| belirtilen sorumluluklar: | [isim] stated liabilities |
| belirtilen meblağ: | indicated amount |
| belirtilen bir biçimde davranmak: | [fiil] to acquit |
| belirtilen fiyatın altında ödeme yapmak: | [fiil] to discount |
| belirtilen limanda karaya teslim giderlerinin hepsini içerir: | ex wharf |
| belirtilen tarih: | specified date |
| belirtilen vade: | stated period |