
| TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| bir yer: | somewhere | |
| bir yer sakinlerinin nasıl yaşadıklarını görmek ve onlarla tanışmak isteyen bir turistin faaliyeti ya da turistin bu konuda yönlendirilmesi: | life seeing | |
| bir yer ayırtmak: | [fiil] to secure a seat | |
| bir yer ele geçirmek: | [fiil] to gain a position | |
| bir yer sarsıntısının şiddetini belirten 0 ile 10 arası ölçek: | richer scale | |
| bir yer işgal etmek: | [fiil] to occupy a seat | |
| bir yer işgal etmek yatar koltuk: | to occupy a seat reclining seat |