TELAFFUZKELİMEANLAM
boundary:[isim]  sınır, hudut, limit, had
boundary:sınır
boundary condition:sınır koşulu,sınır şartları
boundary condition:sinir kosullari
boundary element method:sınır eleman yöntemi
boundary lighting:sınır aydınlatma
boundary dispute:[isim]  sınır kavgası
boundary line:sınır çizgisi, hudut, zıh
boundary lines of an estate:[isim]  bir gayrimenkulün sınır çizgileri
boundary suit:[isim]  sınır davası
boundary ditch:sınır hendeği
boundary fence:sınır çiti



[ son aranan 10 kelime: odayı baştan başa derleyip toplamak | patchwork | vieussens rings | acı biber sosu | aile yardımı | indepedent television | stylus | freight | diş izi | boundary ]
cümle çeviri / sözlük / kullanım şartları / bize ulaşın
RoketSozluk.com 2008-2025 - Tüm Hakları saklıdır. 0.0014