İngilizce > Türkçe
Türkçe > İngilizce
TELAFFUZ
KELİME
ANLAM
play
pause
brave:
[isim]
kızılderili savaşçı, kızılderili savaşçılar
brave:
[fiil]
cesaretle karşı koymak, meydan okumak; göğüs germek
brave:
[sıfat]
mert, yiğit, cesur, yürekli, kahraman, görkemli, şahane
brave man:
aslan
[
son aranan 10 kelime:
statutory deductions
|
receipt stamp
|
cinsel açıdan çekici anne
|
telecaster
|
ışığı kıran
|
eyewitness
|
kapalı alan
|
incomplete abortion
|
basın reklamlarında bir ürünle ilgili reklamın farklı uyarlamalarla kullanılması
|
brave
]
cümle çeviri
/
sözlük
/
kullanım şartları
/
bize ulaşın
RoketSozluk.com 2008-2025 - Tüm Hakları saklıdır.
0.0038