TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
brief: | [isim] özet; dava özeti, evrak, belge, avukat tutma | |
brief: | [fiil] özetlemek; talimat veya bilgi vermek, avukat tutmak | |
brief: | [sıfat] kısa, kısa ve öz, özlü, özet | |
brief case: | [isim] evrak çantası | |
brief but to the point: | kısa ve özlü | |
brief curriculum vitae: | künye | |
brief historical account: | tarihçe | |
brief in opposition to ...: | [isim] ...'e itiraz dilekçesi |