TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
but: | [isim] itiraz, karşı çıkma | |
but: | [zarf] sadece, yalnızca, hiç olmazsa, yani | |
but: | [bağlaç] fakat, ama, ancak, halbuki, oysa, başka, hariç, ki | |
but for: | olmasa, olmasaydı | |
but the: | hariç | |
but one (or two , etc): | belli sayıda bir ya da (iki , vb) dışında | |
but what: | ki, rağmen, gene de | |
but before the goods are loaded on board the ship: | [isim] tesellüm konşimentosu | |
but then: | ama diğer taraftan, ama sonra, yine de | |
but for ...: | [zarf] ... olmasaydı | |
but yet: | rağmen, karşın, ama yine de |