TELAFFUZKELİMEANLAM
cause:[isim]  neden, sebep, amaç, gaye, haklı neden, dava, dava konusu, sorun, problem, iş
cause:[fiil]  neden olmak, meydan vermek, sebep olmak, yol açmak, doğurmak
cause:[fiil]  v.neden olma:n.neden
cause books:[isim]  (Br) mahkeme kararı defterleri
cause (to):yolacmak
cause a bedlam:kızılca kıyamet koparmak, karışıklık çıkarmak
cause of action:dava hakkı veren neden
cause of death:ölüm nedeni
cause of injury:yaralanma nedeni
cause to cut:kestirmek
cause of the war:savaş nedeni
cause of acuse:dava hakkı, dava hakkı veren neden veya olay
cause to collapse:çökertmek



[ son aranan 10 kelime: şalter odası | ücret ödeyen başka bir kişinin odada kalması durumunda kişi başına oda fiyatı | drenaj su pompası | emergence | aşamalar kuramı | whirl | demonstrable | tucked away | franco german | cause ]
cümle çeviri / sözlük / kullanım şartları / bize ulaşın
RoketSozluk.com 2008-2025 - Tüm Hakları saklıdır. 0.0316