
| TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| crippled: | [sıfat] sakat, kötürüm, topal, eli ayağı tutmayan | |
| crippled ship: | manevra yapamayacak durumdaki gemi | |
| crippled by its losses: | uğradığı zararlardan zor duruma düşmüş | |
| crippled by lack of money: | parasızlıktan eli kolu bağlanmış |