TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| departure: | [isim] ayrılış, kalkış, ayrılma, gidiş, yola çıkma; geri çekilme; sapma; yenilik, başlangıç; ölüm |
| departure from nucleate boiling: | çekirdek kaynamasından uzaklaşma, çekirdekli kaynamadan sapma,kaynama krizi |
| departure time: | hareket saati |
| departure of trains: | trenlerin kalkışı |
| departure lounge: | gidiş uçak yolcuları salonu |
| departure from discipline: | disiplini elden bırakma |
| departure from the law: | kanundan sapma |
| departure from orders: | emirlerin dışına çıkma |
| departure from a principle: | bir ilkeden ayrılma |
| departure from an old custom: | eski bir âdetten vazgeçme |
| departure angle: | [isim] uzaklaşma açısı |