TELAFFUZKELİMEANLAM
ekmek:bread
ekmek:sow, plant, crop, inseminate, set, set out, sprinkle, tame
ekmek (tohum):broadcast
ekmek fırını:bakery, bakehouse
ekmek kızartma makinesi:toaster
ekmek gibi sık tüketilen ürünlerin satın alınması:repeat purchasing
ekmek aslanın ağzında:(the bread is in the lion's mouth) it is hard to make a living
ekmek tahtası:trencher
ekmek kapısı:[isim]  the place where one works for one's living
ekmek peynir gibi satmak:[fiil]  to sell like hot cakes
ekmek sepeti:bread basket
ekmek kavgası:[isim]  the struggle to learn a living



[ son aranan 10 kelime: assigning | meslek hayatı fırsatları | sonar | munferit | interpretive | birine maaş vermek | acenta vekili | to be deflated | claim under a contract | ekmek ]
cümle çeviri / sözlük / kullanım şartları / bize ulaşın
RoketSozluk.com 2008-2025 - Tüm Hakları saklıdır. 0.0026