| TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| evening: | [isim] akşam, suare; son evreler, son bölüm | |
| evening dress: | gece elbisesi, smokin, frak | |
| evening star: | akşamyıldızı [astr.], venüs [astr.], çulpan [astr.] | |
| evening mail: | [isim] akşam postası | |
| evening shift: | [isim] gece vardiyası | |
| evening classes: | [isim] akşam kursları, akşam sınıfları | |
| evening performance (of a play) evening showing (of a movie: | suare | |
| evening gown: | (US) gece elbisesi | |
| evening meal: | akşam yemeği | |
| evening paper: | akşam gazetesi | |
| evening party: | gece toplantısı, suare, akşam partisi |
[ son aranan 10 kelime: mistrustful | hemen ardından | gez (silah) | yatak arkadaşı | hear the grass grow | let on | cartel negotiations | kullanım kılavuzu | tarry | evening ]