İngilizce > Türkçe
Türkçe > İngilizce
TELAFFUZ
KELİME
ANLAM
play
pause
evidentiary:
[sıfat]
kanıta dayanan, delile ait, aşikâr, apaçık, ortada, inandırıcı
evidentiary facts:
[isim]
delil teşkil eden gerçekler
evidentiary privilege:
[isim]
kanıtların gizliliği
[
son aranan 10 kelime:
tediyat
|
erkek adam
|
tövbe elbisesi
|
(us) oto ön camı
|
parity
|
in order to preclude
|
sessizce
|
have you
|
intermediate area
|
evidentiary
]
cümle çeviri
/
sözlük
/
kullanım şartları
/
bize ulaşın
RoketSozluk.com 2008-2025 - Tüm Hakları saklıdır.
0.0017