TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| farklı: | different, diverse, dissimilar, unlike, varied, distinct, variant, several, alien, another, discrete, disparate, divergent, divided, incompatible, incongruous |
| farklı: | a far cry, a far cry from, otherwise |
| farklı: | hetero |
| farklı: | unlike |
| farklı olmak: | be different, differ, vary, diverge |
| farklı alanlara yönlendirilmiş: | diversified |
| farklı değerlendirme yöntemleri uygulanması nedeniyle stokların değerinde g: | stock price discrepancies |
| farklı landırılmış gümrük tarifesi: | differential duty |
| farklı sanayilerde aynı düzeydeki işçilerin ücret seviyelerindeki fark: | differential pay |
| farklı olarak: | unlike |
| farklı şekillerde: | [zarf] multiply |
| farklı şekilleri olan: | variform |
| farklı çıkarları olan gruplar arasında çalışmaların kooperasyonu ve koordinasyonu: | concertation |
| farklı düşünceleri olmak: | [fiil] to disagree |