TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| goods: | [isim] mal, eşya, yük |
| goods carried: | [isim] sevk edilen mallar, sevkedilen mallar |
| goods specified in the invoice attached: | [isim] ekli faturada yazılı mallar |
| goods bought: | [isim] satın alınmış mallar |
| goods to the value of one hundred: | yüz bin lira değer inde mal |
| goods agent: | nakliyeci |
| goods and chattels: | kişisel eşya, kişisel eşyalar, mal mülk, taşınabilir malların tümü |
| goods engine: | yük treni lokomotifi |
| goods lift: | yük asansörü, servis asansörü |
| goods exhibited for sale: | [isim] satışa arz edilen mallar, satışa arzedilen mallar |
| goods shipped on account: | [isim] (US) alelhesap gönderilen mallar |