TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| heat: | [isim] sıcaklık, hararet, ısı, vücut ısısı, ateş, ısıtma, acılık, öfke, kızgınlık, ısınma, kızışma, kızgınlık dönemi, baskı |
| heat: | [fiil] ısıtmak, kızıştırmak, hareketlendirmek, ısınmak, kızdırmak, kızmak, kızışmak |
| heat: | ısı |
| heat: | Hararet, sıcaklık, ısı. |
| heat: | [fiil] v.ısıt:n.ısı |
| heat up: | ısıtmak, kızıştırmak, kızdırmak, hareketlendirmek |
| heat wave: | sıcak dalgası, sıcak hava dalgası |
| heat content: | [isim] ısı miktarı |
| heat island: | çıkardığı ısı çevresindeki alandan ölçülebilir derecede daha çok olan bir endüstri ya da iskân bölgesi |
| heat engine: | [isim] ısı makinesi |
| heat flast: | ısı çakıcı, atom patlaması ısı çakıcı |
| heat exchange: | [isim] ısı eşanjörü |
| heat shield: | ısı kalkanı |
| heat treatment: | sıcağa tutma, sıcak ile muamele, ısılama, tav, tavlama, ısıl işlem |
| heat of summer: | yaz sıcağı |