| TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| horizontal: | [isim] yatay düzlem, yatay çizgi |
| horizontal: | [sıfat] ufka ait, yatay, düz |
| horizontal: | Yatay. |
| horizontal: | Ufki, yatay, horizontal, horizontalis. |
| horizontal bar: | barfiks |
| horizontal beam embedded in a stone wall to strengthen it: | hatıl |
| horizontal increase in salaries: | yatay maaş artığı |
| horizontal increase in salaries of ten per cent: | (US) maaşlarda yüzde onluk bir yatay artış |
| horizontal beam: | travers |
| horizontal half-page: | [isim] bir derginin alt ya da üst yatay yarım sayfası |
| horizontal diversification: | yatay çeşitlendirme, aynı üretim alanındaki endüstriler ya da iş kolarına yönelik çeşitlendirme, takım elbise yapımcısının spor giysileri üretmeye başlaması, ya da yelkenli tekneler üreticisinin motorlu tekneler yapımına yönelmesi gibi |
| horizontal restraints: | [isim] yatay sınırlamalar |
| horizontal mill: | yatay freze tezgâhı |
| horizontal plane: | yatay düzlem |