| TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| imalatçı: | maker, manufacturer, producer | |
| imalatçı: | manufacturer, fabricator | |
| imalatçı düzeyinde: | at the producer level | |
| imalatçı olmayan endüstriler (hizmet , tarım ve madencilik , yönetim: | non manufacturing industries | |
| imalatçı tarafından bayi veya perakendeciye tanınan mallarını satma yetkisi: | franchise | |
| imalatçı ve perakendecinin aşırı kâr yerine makul bir kazanç sağlamasına yönelik ve tüketiciye adil fiyatlar garantisi veren hükümetçe uygulanan fiyat: | fair-price provisions |
[ son aranan 10 kelime: underweight | top hundred | by the same token | kaplıca suyu | temettüilerin ve kâr paylaşımı primlerinin dağıtılmasından sonra bir şirkete geri kalan kâr | injunctive | dövme çekici | to be a consummate master of one's craft | can alıcı | imalatçı ]