TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| judicial: | [sıfat] hukuki, adli, mahkemeye ait, yargıçlara ait, tarafsız, yargılayan, eleştirici |
| judicial functions: | [isim] adli görevler |
| judicial bodies: | [isim] yargı organları |
| judicial error: | adli hata |
| judicial power: | yargı gücü |
| judicial proceeding: | yargılama usulleri |
| judicial system: | adalet sistemi, hukuk sistemi |
| judicial township: | (US) kaza dairesi |
| judicial remedy: | [isim] adli müracaat yolları |
| judicial independence: | [isim] yargı bağımsızlığı, yargının bağımsızlığı |
| judicial comity: | yabancı bir ülkenin mahkeme kararını tanıma, adli mücadele, çeşitli eyalet veya memleket mahkemelerinin yekdiğerinin aldığı kararları tamamıyla bir nezaket gereği tanımaları ilkesi |