
| TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| kanıt olarak göstermek: | allege | |
| kanıt olarak gösterilen belge: | piece justicative | |
| kanıt olarak belgeye atıfta bulunmak: | [fiil] to refer to a document as proof | |
| kanıt olarak kabul edilemeyecek: | inadmissible | |
| kanıt olarak sunmak: | [fiil] to present for evidence |