| TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| kişisel: | personal, private, individual, singular, closet, intimate | |
| kişisel: | self | |
| kişisel eşyalar: | belongings, personal belongings, goods and chattels, duds, effects | |
| kişisel satışlar (olası müşterilerle yüz yüze görüşülerek , telefon edilerek , mektup yazılarak gerçekleştirilen satışlar: | [isim] personal sales | |
| kişisel mülk: | personal property | |
| kişisel bilgiler: | particular | |
| kişisel bakış açısı ile ilgili: | subjective | |
| kişisel bilgi: | personel data | |
| kişisel eşya: | [isim] personal belongings | |
| kişisel risk: | personal risk | |
| kişisel yapı: | mentality | |
| kişisel bakım: | [isim] personal care |
[ son aranan 10 kelime: ogretmek | patinaj yapmaz lastik | market prospects | taksitle yapılan satışlarda satıcının alıcıya tanıdığı vade | doğum doktoru | panties | buckler | post modernism | birinin bütün söylediklerini dinlemek | kişisel ]