| TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| let: | [isim] kiraya verme, kiraya verilmiş mülk, teniste yeniden servis atma nedeni, engel | |
| let: | [fiil] bırakmak, izin vermek, meydan vermek, ses çıkarmamak, kiraya vermek, vermek, ihale etmek, kiraya verilmek, dirmek, dürmek | |
| let: | bırak olsun, bırak yapsın | |
| let it go: | kafaya takmamak | |
| let it ride: | kafaya takmamak, kendi haline bırakmak, oluruna bırakmak | |
| let be: | kendi haline bırakmak, rahat bırakmak, karışmamak | |
| let off: | ateşlemek, patlatmak, serbest bırakmak, boşaltmak, hafif ceza vermek, salmak | |
| let off steam: | içini döküp rahatlamak | |
| let alone: | şöyle dursun | |
| let an opportunity slip: | fırsatı kaçırmak | |
| let out: | çıkarmak, çıkmasına izin vermek, salıvermek, bollaştırmak, genişletmek, kiraya vermek, vermek, ihale etmek, salmak | |
| let out on hire: | kiraya vermek | |
| let escape: | kaçırmak |
[ son aranan 10 kelime: birine meslek hayatında yepyeni bir yol açmak | açıkça görülmek | polise bir yere geldiğini bildirmek | swimming suit | letter of postponement | masraf ödeneği | yasemin çayı | yedi harika | placed | açmak (iğne) ]