
| TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| Marshal: | [isim] mareşal, polis müdürü | |
| marshal: | [fiil] sıralamak, dizmek | |
| marshal l ing: | sıraya koyma, dizme | |
| marshal yard: | (demiryolu istasyonunda) manevra alanı | |
| marshal l ing assets: | bir tereke borçlarının en adil bir şekilde tesviyesini sağlayacak şekilde düzenlenmesi ve tasnifi | |
| marshal l ing liens: | haczedilecek nesnelerin sıraya konulması | |
| marshal l ing securities: | menkul değerlerin paylaştırılması | |
| marshal of the diplomatic corps: | protokol müdürü |