
| TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| might: | [isim] güç, kuvvet, zor | |
| might: | [fiil] ebilmek, abilmek, mümkün olmak, olası olmak | |
| might have been: | artık kullanılamayacak olan geçmişte kalmış fırsat, kendini gerçekleştirememiş olan kişi | |
| might have been: | olma ihtimali çok uzak istek | |
| might is right: | hak kuvvetlinindir | |
| might and right: | iktidar ve kanun |