
| TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| paddle: | [isim] kısa kürek, bel, pala, tokaç, çark kanadı, kaplumbağa yüzgeci | |
| paddle: | [fiil] kürek çekmek, kano kullanmak (kısa kürekle), ayaklarını suda oynatmak, badi badi yürümek, kıça şaplak atmak | |
| paddle boat: | yandan çarklı gemi | |
| paddle box: | davlumbaz | |
| paddle one's own canoe: | kendi işini kendi görmek, başının çaresine bakmak | |
| paddle steemer: | yandan çarklı vapur | |
| paddle wheel: | kanatlı çark, davlumbaz, çark, pervane | |
| paddle boat paddle streamer: | yandan çarklı gemi, kıçtan çarklı gemi |