
| TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| parçaları birleştirip sonuca varmak: | reconstitute | |
| parçaları birleştirmek: | assemble | |
| parçaları eklem yerlerinden ayırmak: | disarticulate | |
| parçaları önceden hazırlanmış: | prefabricated | |
| parçaları başka yerlerde imal edilmiş olan birimlerin bir araya getirildiği fabrika: | screwdriver factory | |
| parçaları aynı türden olan: | homogeneous | |
| parçaları bir araya getirme: | piecing together | |
| parçaları bir araya getirmek: | [fiil] to piece together | |
| parçaları yerli yerine takmak: | [fiil] to assemble |