
| TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| pause: | [isim] durma, ara verme, mola, teneffüs, tereddüd, uzatma işareti [müz.], sekte | |
| pause: | [fiil] duraklamak, ara vermek, duraksamak, tereddüd etmek | |
| pause: | Kesinti, durma, duraksama, herhangi bir faaliyetin geçici olarak durması ile belirgin devre. | |
| pause: | duraklama | |
| pause (to): | duraklamak | |
| pause to take breath: | soluk almak için durma | |
| pause in the conversation: | konuşmaların aniden kısa bir süre için durması |