| TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| perde: | curtain (hung at a window, on the stage of a theater, etc.), screen; veil, cloak; act, section of a play or opera, episode; (Music) key, tone; fret, any of the ridges of wood or metal on a fingerboard (of a guitar, lute, etc.) | |
| perde: | webbed | |
| perde (ayakta): | web | |
| perde (sahne): | drop | |
| perde (ses): | pitch | |
| perde arkası: | backstage, backdrop | |
| perde kapandıktan sonra alkışlarla yeniden sahneye çağırma: | curtain call | |
| perde arası: | entr'acte, interlude | |
| perde açıldı: | curtain lifter | |
| perde takmak: | [fiil] to curtain |
[ son aranan 10 kelime: böbrek | halkın toplandığı yerlerde kamu işleriyle ilgili konuşmalar yapan açık sözlü bir vatandaş | forced repatriation | tahta parçası | brokerin bir plasmanı kapatırken sigortacıya yazdığı hisseden daha azını tahsis etmesi | kahır hrııni çekmek | to judge sth from the outside | mevduat yatırımlarını ve para çekilişlerini aynı anda mekanik bir işlemle mevduat sahibinin banka defterine | viewpoint | perde ]