| TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| planned: | [sıfat] planlı, planlanmış, tasarlanmış |
| planned operation: | planlanmış işletme |
| planned procedure: | planlanmış işlem |
| planned special exposure: | planlı özel ışınlanma,planlanmış özel ışınla(n)ma |
| planned savings: | [isim] planlı tasarruflar |
| planned location of industry: | [isim] organize sanayi bölgesi (hükümetin bir bölgede yeni kurulacak endüstrinin yerinin seçimine olan müdahalesi |
| planned obsolescence: | [isim] modası kısa sürede geçecek mal üretme politikası |
| planned economy: | planlı ekonomi, güdümlü ekonomi |
| planned selling: | planlı satış, önceden saptanmış amaçlar, hedefler ve belirlenmiş stratejiler |
| planned approach to training: | eğitime planlı yaklaşım |
| planned in advance: | tertipli |