TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| price: | [isim] fiyat, bedel, paha, eder, değer, para ödülü |
| price: | [fiil] fiyatlandırmak, fiyatını belirlemek, paha biçmek |
| price cut: | indirim, tenzilat |
| price cutting: | indirim, indirim yapma |
| price freeze: | [isim] fiyatların dondurulması |
| price differences: | [isim] fiyat farkları |
| price guidelines: | [isim] fiyat ilkeleri |
| price implications: | [isim] fiyat etkileri |
| price figures: | [isim] fiyat rakamları |
| price competitiveness: | fiyatın rekabet edebilme yeteneği, fiyatta rekabet edebilme yeteneği |
| price of put and call: | (borsa) çift ikramiyeli işlem fiyatı, çift ikramiyeli işlem fiyatı |
| price list: | fiyat listesi, tarife, borsa kur cetveli |