TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| stay: | [isim] ikamet, kalma, oturma, durma, ziyaret, engel, alıkoyma, erteleme, dayanma, destek, gergi, istralya, destekçi |
| stay: | [fiil] kalmak, durmak, ikamet etmek, beklemek, oyalanmak, dayanmak, durdurmak, alıkoymak, bırakmamak, önlemek, ertelemek, sabitlemek, germek |
| stay at home: | evde oturmak |
| stay awake till morning: | sabahlamak |
| stay away: | başka yerde kalmak |
| stay of foreclosure of a mortgage: | [isim] ipotek edilen şeyin borcun tahsili için satılarak paraya tahvilinin ertelenmesi |
| stay in lane: | şerit değiştirmeyin |
| stay in strike: | işyerinden çıkmama eylemi, işyerinde oturma eylemi |
| stay with: | arayı açmamak, ile kalmak, birlikte oturmak |
| stay up: | desteklenmek |
| stay laws: | [isim] infaz erteleme kanunları |
| stay in a port: | limanda kalma |