| TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| stock: | [isim] damızlık, stok, malzeme, hammadde, hayvan mevcudu, sermaye, varlık, hisse senedi, tahvil, et suyu, et suyuna çorba, atkı, gövde (ağaç vb.), kütük, dipçik, sap, şebboy, payanda, kızak (gemi), soy, nesil, boyunduruk | |
| stock: | [fiil] stoklamak, stok yapmak, depolamak, yığmak, bulundurmak, sürmek (filiz), takmak (tüfeğe) | |
| stock: | [sıfat] besi, mevcut, standart, basmakalıp, repertuardaki, stok | |
| stock: | stok | |
| stock: | 1. Gerektiğinde kullanılmak üzere elde bulunan madde, depo madde, stok; 2. Kendisinden gelinen ırk, soy, ata. | |
| stock of a manufactory: | bir fabrikanın toplam teçhizatı | |
| stock market tactics: | [isim] borsa dalavereleri | |
| stock ap: | basmakalıp cevap | |
| stock in process (progress , br): | (US) işlenmekte olan malzeme | |
| stock of replacements: | yedek parça stoku | |
| stock bubbling: | (US) hisse senedi dolandırıcılığı, stok oluşturma | |
| stock shots: | film arşiv malzemesi | |
| stock market: | borsa, menkul kıymetler borsası, hisse senedi fiyatlarındaki oynamalar | |
| stock of food: | yiyecek stoku | |
| stock dividends: | [isim] ücretsiz hisse senetleri |
[ son aranan 10 kelime: log cabin | losses from previous years | make it up | giyim mağazası | damar (ağaç vb.) | marigold | meeting day | misinterpret | mole cricket | stock ]