| TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| suck: | [isim] emme, emiş, emilen şey, anne sütü, yudum, içim, girdap, anafor, yağcı | |
| suck: | [fiil] emmek, soğurmak, içine çekmek, çekmek, nefes çekmek, özümlemek, sağlamak, elde etmek, sızdırmak, emme sesi çıkarmak, su yerine hava çekmek (tulumba) | |
| suck: | 1. Emmek, massetmek; 2. Meme emmek, süt emmek. | |
| suck advantage out of: | fayda sağlamak, çıkar sağlamak | |
| suck in: | [fiil] emmek, içine çekmek, özümlemek | |
| suck up: | içine çekmek | |
| suck up to: | [fiil] yağ çekmek, yağcılık etmek, dalkavukluk etmek |
[ son aranan 10 kelime: confessed | karsisinda | conjunction | connected to | consequences | constructive fraud | adveturer | copper ore | cupbearer | suck ]