| TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| tesadüfen: | by chance, by coincidence, accidentally, haply, incidentally, fortuitously, by accident, casually, causelessly, in passing | |
| tesadüfen bulmak: | happen on, happen upon, chance upon, alight, alight on, blunder upon, stumble across, stumble on, stumble upon | |
| tesadüfen duymak: | overhear | |
| tesadüfen gelen bemol ya da diyez: | accidental | |
| tesadüfen gelmek: | happen along | |
| tesadüfen bir şeyle karşılaşmak: | [fiil] to chance upon sth | |
| tesadüfen bir şey yapıyor olmak: | [fiil] to chance to do sth | |
| tesadüfen olmak: | [fiil] to chance | |
| tesadüfen kurban olan kişi: | unintended victim | |
| tesadüfen orada olmak: | [fiil] to chance to be there |
[ son aranan 10 kelime: life is worth living | tahtayı yakarak işleme sanatı | ipotek ettiren borçlu | böyle konuşmak sana yakışmıyor. | seker hastasi | ılgi | teach in | örneği olan | look after | tesadüfen ]