TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| to ignore: | [fiil] yoksaymak, önem vermemek, bilmezlikten gelmek, anlamazlıktan gelmek, delil yetersizliğinden kabul etmemek, görmezlikten gelmek, duymamazlıktan gelmek, yan çizmek, duymazlıktan gelmek, görmezden gelmek |
| to ignore rude remarks: | [fiil] kaba sözleri duymazlıktan gelmek |
| to ignore sb's existence: | [fiil] birini yok saymak |
| to ignore an invitation: | [fiil] bir davete icabet etmemek |
| to ignore the warning: | [fiil] uyarıya aldırmamak |
| to ignore a complaint: | [fiil] bir şikâyete önem vermemek |
| to ignore the rising tide of public opinion: | [fiil] kamuoyunun değişmekte olduğunu görmezlikten gelmek |
| to ignore a prohibition: | [fiil] bir yasağa aldırmamak |
| to ignore a signal: | [fiil] (tren) ışıklara aldırmamak |
| to ignore an insult: | [fiil] bir hakareti anlamazlıktan gelmek |
| to ignore an objection: | [fiil] bir itirazı dikkate almamak, bir itirazı kabul etmemek, itirazı kabul etmemek |