
| TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| to part: | [fiil] taksim etmek, parçalanmak, bölünmek, ayrılıp gitmek, çekilmek, bölmek, bölümlere ayırmak, ayırmak, ayrılmak, parçalamak | |
| to part with: | [fiil] kıymak | |
| to part company: | [fiil] aynı niyette olmamak, birbirinden ayrılmak | |
| to part from sth: | [fiil] bir şeyden ayrılmak | |
| to part one's hair: | [fiil] saçlarını ayırmak | |
| to part the crowd: | [fiil] kalabalığı dağıtmak | |
| to part with sb: | [fiil] birinden ayrılmak | |
| to part with sth: | [fiil] birinden ayrılmak | |
| to part company with sb: | [fiil] birine veda etmek | |
| to part good friends: | [fiil] dost olarak ayrılmak |