TELAFFUZKELİMEANLAM
to put:[fiil]  koymak, yerleştirmek, sokmak, harekete getirmek, hamletmek, üzerine yüklemek, öne sürmek, oylamak, acele gitmek, koşmak, sözcüklerle ifade etmek, koymak, oturtmak, takmak
to put to curb on sb's passions:[fiil]  tutkularını dizginlemek
to put a piece of plaster on a cut:[fiil]  bir kesiğe plaster yapıştırmak
to put money into houses:[fiil]  konutlara para yatırmak
to put money into houses (land):[fiil]  evlere (arsaya) para yatırmak
to put down the elevations of places on a map:[fiil]  kotlamak
to put up a tent:[fiil]  bir çadır kurmak
to put a good face on one's actions:[fiil]  memnun olmadığı halde memnun görünmek
to put a wrong interpretation on sb's actions:[fiil]  birinin hareketlerini yanlış yorumlamak
to put sth into c o ds:[fiil]  bir şeyi paketlemek
to put forward a list of candidates:[fiil]  aday listesi sunmak



[ son aranan 10 kelime: remonstration | allo- | uzman sistem | çırılçıplak geçmek | directional derivative | decayed with age | birinin ilerlemesini izlemek | underdone | take to drink | to put ]
cümle çeviri / sözlük / kullanım şartları / bize ulaşın
RoketSozluk.com 2008-2025 - Tüm Hakları saklıdır. 0.0013