| TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| to resolve: | [fiil] çözmek, karar vermek, tasarlamak, karar vermesine neden olmak, parçalara ayırıp incelemek, oy ile kararlaştırmak, iyi yönde değiştirmek, halletmek, bölmek, kararıni vermek |
| to resolve the issue of ...: | [fiil] ... meselesini çözmek, ... sorununu çözmek |
| to resolve a disagreement: | [fiil] anlaşmazlığı halletmek |
| to resolve trade conflicts: | [fiil] ticari anlaşmazlıkları çözmek |
| to resolve a dispute by arbitration: | [fiil] tahkim etmek |
| to resolve a matter: | [fiil] bir konuyu çözümlemek |
| to resolve to do sth: | [fiil] kurmak |
| to resolve to hold back nothing: | [fiil] hiçbir şeyi saklamamaya karar vermek |
| to resolve a question: | [fiil] bir sorunu çözmek |