
| TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| to strengthen: | [fiil] desteklemek, güçlendirmek, kavileştirmek, kuşaklamak, kuvvet vermek, kuvvetlendirmek, pekişmek, pekiştirmek, pekitmek, sağlamlaştırmak, tahkim etmek, takviye etmek | |
| to strengthen a wall with horizontal timber-ties: | [fiil] hatıllamak | |
| to strengthen friendly relations: | [fiil] dostça ilişkileri güçlendirmek | |
| to strengthen the dollar price: | [fiil] dolar kurunu stabilize etmek |