| TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| to trespass: | [fiil] tecavüz etmek, başkasının mülküne haksız olarak ayak basmak, sınırı geçmek, ihlal etmek, bozmak, günah işlemek |
| to trespass beyond the boundary: | [fiil] sınır aşmak |
| to trespass on sb's preserves: | [fiil] (Br) birinin işine karışmak, tecavüz etmek |
| to trespass to sb's hospitality: | [fiil] birinin konukseverliğini kötüye kullanmak |
| to trespass upon sb's privacy: | [fiil] birinin mahremiyetini ihlal etmek |
| to trespass against the law: | [fiil] kanunu ihlal etmek |
| to trespass on sb's land: | [fiil] birinin arazisine haksız olarak ayak basmak |
| to trespass on sb's rights: | [fiil] birinin haklarını çiğnemek, birinin haklarına tecavüz etmek |
| to trespass one's rights: | [fiil] birinin haklarını çiğnemek |
| to trespass upon sb's property: | [fiil] birinin malına tecavüz etmek |
| to trespass upon sb's time: | [fiil] birinin zamanını kötüye kullanmak |