
| TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| traffic: | [isim] trafik, gidiş geliş, alışveriş | |
| traffic: | [fiil] değiş tokuş etmek, karanlık işler yapmak, iş yapmak, yolculuk etmek | |
| traffic: | trafik | |
| traffic analysis: | trafik cozumlemesi | |
| traffic block: | trafik sıkışıklığı | |
| traffic of vehicles: | seyrüsefer | |
| traffic sign: | trafik işareti | |
| traffic holdup: | trafik tıkanıklığı | |
| traffic rules: | [isim] (US) trafik kuralları | |
| traffic lights: | trafik ışıkları | |
| traffic jam: | trafik sıkışıklığı | |
| traffic light: | trafik ışığı | |
| traffic officer: | trafik memuru |