
| TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| truss: | [isim] demet, bağ, destek, takviye iskeleti, köprü makası, fıtık bağı, kasık bağı | |
| truss: | [fiil] bağlamak, demet yapmak, destek koymak, asmak, ipe çekmek | |
| truss: | kafes kiriş | |
| truss: | Reddedilmiş bir fıtığı yerinde tutan bağ. | |
| truss bridge: | çatkılı köprü | |
| truss up: | elini ayağını bağlamak |