TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
yerleşmiş: | confirmed, domicilled, engrained, established, ingrained, inveterate, resident, sedentary, situated, staple | |
yerleşmiş olan kimse: | resident | |
yerleşmiş olmak: | be located | |
yerleşmiş uygulama: | institution | |
yerleşmiş yabancı sözcük: | denizen | |
yerleşmiş inançlara ve geleneklere karşı çıkan kişi: | iconoclast | |
yerleşmiş gelenek veya kanun: | institution | |
yerleşmiş kalıplara: | conform |