TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| advice: | [isim] nasihat, öğüt, tavsiye, danışma, uyarı, akıl, fikir |
| advice on evidence: | duruşma sonunda kıdem açısından genç olan yargıcın kanıtlar konusundaki oyu |
| advice nfr: | sipariş edilmiş ya da teslim edilmiş malların ayrıntılı listesi |
| advice note: | [isim] müşteriye gönderilen haber pusulası, ihbarname, sipariş ya da teslim edilmiş malların ayrıntılı listesi |
| advice bureau: | [isim] istişare bürosu |
| advice of tax: | [isim] verginin yükümlüye bildirilmesi |
| advice of arrival: | varış haberi |
| advice of amount credited: | bir bankadan müşteri adına gönderilip hesabına alacak kaydedilen miktarı belirten yazılı bildiri, alacaklı hesap kayıt ihbarı |
| advice slip: | ihbar |