TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| bite: | [isim] ısırık, ısırma, dişleme, diş izi; lokma; keskinlik, kavrama, acılık, oltaya vurma |
| bite: | [fiil] ısırmak, dişlemek; sokmak, aşındırmak; acıtmak, acımak, yakmak; oltaya gelmek; zokayı yutmak, sızlamak; kavramak |
| bite: | 1. Isırmak, dişlemek, sokmak; 2. Hayvanın ısırdığı veya böceğin soktuğu yer, ısırma sonucu deride oluşan küçük yara, ısırık. |
| bite nails: | [fiil] tırnak yemek |
| bite off: | [fiil] ısırmak, ısırıp koparmak |
| bite of inflation: | enflasyon yükü |
| bite into exemptions: | vergiden muafiyet |
| bite on granite: | baltayı taşa vurmak, sert kayaya çatmak |
| bite the dust: | ölmek, düşüp ölmek |