| TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| bona fide: | gerçek, hakiki, iyi niyetli, içten | |
| bona fide owner: | iyi niyetli kimse | |
| bona fides: | iyi niyet, samimiyet | |
| bona fide holder: | hüsnüniyet sahibi hamil, iyi niyetli senet hamili, üçüncü şahısların hak veya taleplerinden habersiz senet hamili, iyi niyetli (senet) hamili | |
| bona fide holder for value: | bir ticari senedi usulü dairesinde ve süresi içinde alarak elinde bulunduran şahıs, bir ticari senedi usulü dairesinde ve müddeti içinde alarak elinde bulunduran kimse, hüsnüniyetli hamil | |
| bona immobilia: | taşınmaz mallar, gayrimenkul mallar | |
| bona fide prosessor: | iyi niyetli zilyet | |
| bona fide acquisition: | iyi niyetli iktisap | |
| bona peritura: | çabuk telef olan mallar, çabuk bozulan mallar, çabuk telef olan veya bozulan şeyler | |
| bona mobilia: | taşınubilir mallar, menkul mallar, menkul eşya, taşınabilir eşya |
[ son aranan 10 kelime: yakın uzaklıkta | pour into | yetkilerin kısılması | power operated- | power unit | prevalence | primary elections | privileged classes | pure competition | bona ]