TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| criminal: | [isim] suçlu, sabıkalı |
| criminal: | [sıfat] suç oluşturan, canice; cinayet; ceza |
| criminal abortion: | kriminal abortus |
| criminal assault: | ırza tecavüz |
| criminal code: | ceza kanunu |
| criminal insanity: | cezai ehliyet |
| criminal offender: | suçlu, mücrim |
| criminal acuse: | [isim] ceza davası |
| criminal record: | [isim] sabıka kaydı, mahkûmiyet kayıtları |
| criminal predispostion: | suç işlemeye eğilimli |
| criminal offense: | [isim] cezayı gerektiren hareket, cürüm |
| criminal information: | [isim] bir tahkikat jürisine havale olunmadan doğrudan doğruya devletin görevli memurunca açılan ceza davası |