TELAFFUZ | KELİME | ANLAM |
| dope: | [isim] çiriş, doping, uyuşturucu madde, esrar; bilgi, yanıltıcı bilgi; macun; dinamit yapımında kullanılan madde, dümen, dolap; salak, sersem, cila, vernik |
| dope: | [fiil] çirişlemek, verniklemek, doping yapmak, uyuşturucu vermek, uyarıcı vermek; çözüm bulmak, üstesinden gelmek; önceden kestirmek, tahmin etmek |
| dope: | 1. Herhangi bir uyaryıcı veya uyuşturucu ilaç; 2.Uyarıcı veya uyuşturucu ilaç vermek; 3. Uyuşturucu madde kullanan kişi. |
| dope (to): | katkilamak |
| dope addict: | hapçı, esrarkeş |
| dope smuggling: | uyuşturucu kaçakçılığı |